9.11.08

Ratip Tahir Burak

"Toplumsal Tarih" dergisinin Kasım 2008 sayısında (Sayı 179, ss. 42-40), Ratip Tahir Burak ile ilgili bir makale var: "Siyasi Halk Gazetesi ve Ratip Tahir Burak". Makalenin yazarları Ahmet Mehmetefendioğlu ve Yasin Kayış. Makalenin 1. dipnotunda, bu iki akademisyenin Ratip Tahir Burak üzerine kapsamlı bir çalışmayı tamamladıkları ve yakında yayımlayacakları bilgisi yer alıyor.

Çok iyi olur. Fikrimce Ratip Tahir Burak "kadri bilinmemiş bir klasik"tir. Genç kuşakların mutlaka onu tanıması, mücadelesine tanık olması, sanatının zirvesinde olduğu 1950'li yıllarda, DP iktidarına karşı etkin bir muhalefet yürütmek adına fırçasını nasıl kullandığını, karikatürleri yüzünden nasıl cezalandırıldığını bilmesi gerekir.

Yıllar önce, yüksek lisans çalışmalarım çerçevesinde, Türkiye'de düşünce özgürlüğüyle ilgili bir seminer ödevi hazırlarken, Ratip Tahir Burak ile ilgilenmiş ve TBMM Kütüphanesi'nde "Siyasi Halk Gazetesi"nin koleksiyonunu incelemiştim. Ratip Tahir Burak'ın DP iktidarı zamanında 485 gün hapis yatmasına neden olan "Oldu da Bitti Maşallah" altyazılı karikatürü bu koleksiyonu incelerken görmüştüm. Bu karikatüre "Çizgi Gezgini"nde de yer vermiştim. Daha sonra Burak'ın siyasi karikatürlerini topladığı "Karikatürcünün Şakaları" albümünü edinmiş ve sayfalarını heyacanla karıştırmıştım.

Ratip Tahir Burak ile ilgili benim açımdan asıl ilginç olan nokta ise, 1950'li yıllarda DP'ye karşı yürüttüğü sert muhalefetin karşılığını 1960 Müdahalesi'nden sonra almış olmasıdır. Burak, 1960 Müdahalesi'nden sonra; yeni anayasayı yapmakla görevlendirilen "Kurucu Meclis"te üye; yeni seçilen TBMM'de ise İstanbul CHP milletvekili olarak karşımıza çıkar. Sonrasını Ahmet Mehmetefendioğlu ve Yasin Kayış'ın kaleminden aktaralım:
50'li yıllarda, kişilere ve gündelik siyasi gelişmelere bağlı klasik siyasi karikatür anlayışını sürdüren Burak, on yıl boyunca gözü kapalı bir başkaldırının, alaycı ve kavgacı bir tutumun temsilcisi olarak karikatürler çizer. Karikatürlerindeki asıl güç "DP karşıtlığı"na
dayanmaktadır. Yaptığı eleştiriler ise kaybedilmiş CHP iktidarını geri
getirme çabasından öteye gidemez. Yarattığı "koca göbekli, kalın
enseli, dazlak kafalı, balta burunlu tip" de DP'nin iktidardan düşmesiyle anlamını yitirir. Çizdiği karikatürler "günlük yumurta"
gibidir. Birçoğu günün koşullarına göre ilgi çekici ve popüler olmasına rağmen, koşullar değiştikten sonra anlamsız hale gelir.

1960'tan sonra iktidardaki bir partinin milletvekili olarak muhalif özelliğini de tamamen yitiren Burak, sanat hayatında büyük bir düşüş yaşar. 1977 yılındaki ölümüne kadar geçen sürede ise basında kendine yer bulmakta oldukça zorlanır ve Babıali'ye küskün biçimde hayata gözlerini kapatır. (Mehmetefendioğlu ve Kayış, 2008: 49).
Yukarıdaki satırları okurken ister istemez muhalif özelliğini yitiren günümüz çizerlerinden bir başkasını, Salih Memecan'ı düşünüyorum. Bilmiyorum, ideolojik olarak farklı kamplarda yer alan bu iki çizer arasında hal ve gidiş açısından bir paralellik kurulabilir mi?


Ratip Tahir Burak'ın fırçasından Ratip Tahir Burak

Ratip Tahir Burak, Karikatürcünün Şakaları, Ulus Basımevi, 1952.

"Karikatürcünün Şakaları"ndan Örnekler:
Linkler:
  • Vikipedi'den Ratip Tahir Burak maddesi.
  • Akdağ Saydut'tan Ratip Tahir Burak ile ilgili bir anı.
  • Yasin Kayış'ın Türkiye'de hakkında dava açılan karikatürlerle ilgili Radikal gazetesinde yayımlanan yazısı.
  • "Karikatürcüler Derneği" web sitesinde Ratip Tahir Burak sayfası.

Hiç yorum yok: