Korhan Atay ve Figen Kumru Akşit tarafından kaleme alınan "Mizahın Abisi Oğuz Aral" kitabını ilgiyle ve keyifle okudum. Titiz bir araştırmaya dayanan, Oğuz Aral'ın sanatının ve yaşamının farklı boyutlarıyla okuyucuya sunulduğu özenli bir çalışma... Ustaya yaraşan da budur...
Fikrimce kullanılan kaynaklara sınırlı bir biçimde atıf verilmesi veya hiç atıf verilmemesi kitabın eleştirilecek en önemli eksikliği. Daha fazla derinleşmek isteyenler için kaynaklar yetersiz. Ayrıca bazı küçük ayrıntılarda, özellikle Oğuz Aral'ın hayatındaki kişilerin anı ve değerlendirmelerinde hangi sözün kimin tarafından söylendiği önemli olabiliyor. En azından bu tür ayrıntılarda kaynak gösterilmesi faydalı olabilirdi.
Kitabın beni en çok etkileyen bölümlerinden birini aşağıya alıyorum:
Kitapla ilgil basında çıkan değerlendirmeler:“Oğuz’un sevgili arkadaşı Seçkin Selvi onun davranışını Aziz Nesin'in ünlü bir sözüyle açıklıyordu: "İnsan ölmek isteyince, ölmeye karar verince, ölür..." Seçkin, yaşamı boyunca bu davranışın örneklerine bizzat tanık olmuştu. Biri kırk yaşında ölen eşi Sermet Çağan'dı, öteki de kırk sekiz yaşında ölen dostu Kuzgun Acar... Ona göre, başarılı işler yapmış insanların en büyük rakibi kendileriydi. Kendisini aşamayan ölüyordu. Sermet Çağan da, Kuzgun Acar da, Oğuz Aral da artık kendilerini aşamayacaklarım fark ettikleri zaman ölmüşlerdi.
Seçkin bu durumu, çok başarılı, yaratıcı insanların tıkanması olarak görüyordu.” (s. 382)
- İnci Döndaş'ın Star Gazetesi'nde yayımlanan yazısı
- Taraf gazetesinde kitabın tanıtımına ilişkin bir yazı
- Yakın dostu Doğan Hızlan'ın kaleminden Oğuz Aral kitabı
- Burhan Ayeri'nin Akşam gazetesinde yayımlanan yazısı
- Belgin Çoban'ın Sabah gazetesinde yayımlanan yazısı
Bu kadar lafın üstüne bir de benden Oğuz Aral portresi:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder